Diaspora HaberleriHaberler

Kuzey Kafkasya’nın Güncel Dini ve İnsani İhtiyaçları Konulu Söyleşi Programı İcra Edildi.

15203341_10211098543522533_2814385491285132263_nÇerkes Dernekleri Federasyonu (Çerkes-Fed) tarafından 19 Kasım 2016 tarihinde Çerkes-Fed Genel Merkezinde “Kuzey Kafkasya’nın Güncel Dini ve İnsani İhtiyaçları” konulu söyleşi gerçekleştirildi.

Bu ay ki söyleşi programının konuk konuşmacısı Kafkasya Uzmanı ve aynı zamanda Kafdağı Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Avukat Yusuf TAŞ oldu. Konuya duyarlı birçok hemşerimizin katıldığı söyleşi programı gece geç saatlere kadar devam etti. Avukat Yusuf TAŞ konuşmasını;

  • SSCB DAĞILDIKTAN SONRA KUZEY KAFKASYA’DAKİ GELİŞMELER,
  • GÜNÜMÜZDE RUSYA’NIN VE YEREL CUMHURİYETLERİN DİNE BAKIŞ AÇISI,
  • KUZEY KAFKASYA HALKININ SON DURUMU,
  • RUSYA’DA İSLAM VE DİNİ İDARELER,
  • KUZEY KAFKASYA İSLAM KOORDİNASYON MERKEZİ,
  • DİNİ İDARELERİN KURULUŞ BİÇİMLERİ, HİYERARŞİK YAPILARI, GELİR KAYNAKLARI, YETKİLERİ,
  • TÜRKİYE KUZEY KAFKASYA İLİŞKİLERİ,
  • KUZEY KAFKASYADAKİ CEMAATLER,
  • TEMEL SORUNLAR VE
  • ÇÖZÜM ÖNERİLERİ.

Başlıkları altında sözel ve görsel olarak tamamladı. Bu güne kadar değinilmemiş veya tam anlamıyla aydınlatılmamış ilginç konuları ve son derece önemli aynı zamanda güncel bilgileri içeren Avukat Yusuf TAŞ’ın konuşması soru-cevap ve fikir beyanı şeklinde devam etti. Söyleşi programının bitiminde Çerkes-Fed Genel Sekreteri Yılmaz DÖNMEZ konuk konuşmacı ve salonda hazır bulanan katılımcılara teşekkür ederek Çerkes Dernekleri Federasyonu bünyesinde bu tür programların her ay devam edeceğini ifade etti.

ÇERKES-FED “Kuzey Kafaksya’nın Güncel Dini ve İnsani İhtiyaçları” konulu söyleş programında Konuk Konuşmacı Avukat Yusuf TAŞ’ın konuşma özeti aşağıda sunulmuştur.

SSCB DAĞILDIKTAN SONRA KUZEY KAFKAYA’DAKİ GELİŞMELER;

15202664_10211098547682637_7501101016807103137_nKomünist rejim yıkıldıktan sonra Müslüman bölgelerde derhal islam dünyası ile bağlantı kurulmaya çalışıldı. Cami ve mescit bulunmayan şehirlerde hemen cami yapım çalışmaları başladı. İlk bağlantılar kurulunca Arap ülkelerine öğrenciler okumaya gitti. Aynı dönemlerde de Arap ülkelerinden Müslüman bölgelere eğitim ve benzeri çalışmalar için insanlar gelmeye başladı. Gelen Arap Müslümanlar daha çok Adigey, Kabardey Balkarya ve Karaçay Çerkes e geldiler. Çeçenler ilk önce Arap Müslümanlara sıcak bakmadı. Çünkü Çeçenistan’da tarikatlar ağırlıktaydı. Adigey ve Kabardey Balkarya Cumhuriyetine de Türkiye’den Çerkesler gelmeye başladı. Cami  yapım çalışmaları başladı. Kabardey’de çok büyük bir para toplandı cami yapımı için. Ancak o zamanki devlet başkanının öncülüğünde yapılan bir takım işlerle cami paraları kayboldu. Bu durum yıllarca halkın müftülüğe soğuk bakmasına neden oldu. Rusya’da ilk Fethullah Gülen Cemaat okullarından biri Karaçay Çerkes te açıldı. Rusya 2006 da bütün Rusyadaki Fetö okulları gibi bu okulu da kapattı. Kayserili iki kabardey Aldulgaffar Tezgi ve Sabahattin Dinar ın başkan ve başkan yardımcılığını yaptığı bir dernek Almanya’da kuruldu. Türk Kafkas Vatan ve Kültür Derneği adıyla 1993 yılında faaliyete başlayan dernek 2005 yılında kapandı. Bu süre zarfında Karaçay Çerkes’in ilk camisini yaptırdılar. Türkiye’den yaklaşık 20 kadar din görevlisi getirip Kur’an ve din eğitimi verdirdiler.  Ayrıca insani yardım çalışmaları da yaptılar. Diyanet vakfının gönderdiği 40 bin dolarla Nalçıkta bir Yüksek İslam enstitüsü kuruldu. Bu gün burası Kuzey Kafkasya Ebu Hanife İslam Üniversitesi olmuştur. Buraya bağlı olarak Karaçay Çerkeste de bir islam enstitüsü kuruldu.

1994 te Çeçenistan savaşı başladı. Başlangıçta tamamen milli bir bağımsızlık savaşı verilirken Dudayev’in ölümünden sonra islam dünyasının ilgisi ve Arapların desteği sonucunda bağımsızlık savaşı bir cihada dönüştü.  Dağıstan’da zaten gizli de olsa dini eğitim çalışmaları ve tarikat yapısı devam ediyordu. Kabardey’’de ve Karaçay Çerkes te gençlerden oluşan dini bir cemaat yapılanması oluştu. Başlangıçta son derece samimi yaşamlarıyla hem Müslümanların hem de Rusların ilgisini çeken cemaat zaman içerisinde sporcu ve güçlü gençlerin varlığından ve başlarında tecrübeli büyükleri olmadığından dolayı amacından saparak bir parça mafyatik güç haline geldi. İkinci çeçen savaşında Basayev’in Dağıstana girmesi ile birlikte Dağıstan da radikal islam potasına girdi. Putin’in iktidara gelmesi ve devletin birliğini sağlama çabaları için o dönemde Müslümanlar kullanıldı. Dünyada var olana düşman Radikal islam Rusya için de devletin birliğini yeniden tesis etmek için harika bir iş gördü. Yıllar sonra Putin bir konuşmasında bunu itiraf etti. O dönem neredeyse caminin önünden geçen herkes Vahhabist radikal terörist sayıldı. Çeçenistan savaşı sona erdikten sonra diğer cumhuriyetlerde de Müslüman temizliği başladı. Önce Karaçay Çerkes’te oluşan islam cemaatini dağıttılar. Daha sonra Kabardeydeki islam cemaatine birlikte çalışma teklif ettiler. Kabul edilmeyince FSB nin çok iyi bildiği yöntemlerle önce baskılarla dağa çıkarttılar. Sonra da içlerine soktukları provakatörlerle 2005 yılında Nalçık şehir merkezine baskın yaptırttılar. Baskın için her türlü hazırlığı yapan FSB ve Rus ordusu bir günde bir çoğu hayatında ilk defa eline silah almış 150 Kabardey gencini öldürdü. Ondan sonra uzunca bir süre cadı avı şeklinde bir dönem yaşandı. O cemaatle ilgisi olmasa bile onlara bir kez bile selam verenlerin bir çoğuna vatanlarında yaşama şansı verilmedi. Yaşamak isteyenler Türkiye’ye kaçtı. 2005 yılından 2012 yılına kadar Kabardey Balkarya’da polis ve  cemaat mensubu olduğu iddia edilen gençler olmak üzere tam olarak 2500 Kabardey silahlı ya da bombalı saldırı sonucu öldü. Toplam Kabardey nüfusu 500 bindir. En az o kadar da Dağıstanda öldürüldü.

15193477_10211098541122473_2937275732318690798_n2001 yılında oluşturulan yeni güvenlik politikaları sonuç verip Putin ve FSB tüm Rusya’da kontrolü ele geçirdikten sonra Kremlin Müslümanlarla gelecekte sorunsuz yaşayabilmek için yeni bir politika üretmeye karar verdiler.  İslam Teşkilatı Konferasına (Şimdi adı İslam İşbirliği Teşkilatı) gözlemci oldu. Müslüman bölgelerdeki yerel dini idarelerle ilişkilerini artırdı. Cami yapımlarına destek vermeye başladı. Teoloji fakülteleri kurdu. Orta öğretim okullarında din ve ahlak dersi kondu. Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığının bu bölgelerde çalışmasına izin verdi.

GÜNÜMÜZDE RUSYA’NIN VE YEREL CUMHURİYETLERİN DİNE BAKIŞ AÇISI;

Rusya Federasyonunda 200 e yakın etnik yapı bulunmaktadır. En büyük grup Ortodoks Ruslardır. Daha sonra Tatarlar, Ukraynalılar ve ardından da Çeçenler gelmektedir. Rus halkı Ortodoks olmasına rağmen yeni nesil dinle çok ilgili değildir. Rusya Federasoynunda nüfus artış hızı 1,6 dır. Ancak Müslüman bölgelerde bu ortalama 2 nin üzerindedir. Yani Müslüman nüfus artmakta Rus nüfusu azalmaktadır. Bundan dolayı Rusya devleti Müslümanları kontrol ederek onlarla barış içerisinde yaşamak zorunda olduğunu görmüştür. Bunun için de yerel dini idareleri güçlendirmek istemektedir. Ancak hem Soyvet dönemi hem de son yirmi yılda yaptıkları yüzünden yerli sözü dinlenebilecek din alimi yetişmemiş, yetişenler de öldürülmüştür. Bu yüzden yerel dini idareler yetersiz kalmaktadır. Dünyadaki tek laik Müslüman ülke Türkiye olduğu ve başka sebeplerden dolayı Türkiye ile ilişkileri iyi olduğu için T.C Diyanet İşleri başkanlığının Rusya’da çalışmasına izin vermekte ve istemektedir. Henüz çok başarılı bir çalışma yoktur ama yavaşta olsa ilerlemektedir.  Buradaki en büyük sorun yerel cumhuriyet idarelerinden çıkmaktadır. Cumhuriyetlerin kaynaklarını kontrol eden yerel oligarklar ve güvenlik güçleri kontrolün kendilerinden çıkmasını istememektedirler. Genellikle kaosun varlığı onların varlığını ve yaptıkları yolsuzlukları da hem gizlemekte hem de meşrulaştırmaktadır. Bu sebeple Moskova bir  politika belirlese de kuzey kafkasya’da bunun uygulanması hem zor olmakta hem de çok zaman almaktadır. Örneğin Kabardey cumhurbaşkanı Arsen Kanoko çalışamayıp istifa etmiştir.

Her bir cumhuriyetin yapısı farklı olduğundan sorunları da farklıdır. Ancak hepsinin arasında Çeçenistan’ın tamamen farklı bir durumu vardır.

 KUZEY KAFKASYA HALKININ SON DURUMU;

15085524_10211098542562509_8859391160538145777_n-1Rusya Federasyonun nüfusun azalmasını önlemek için aldığı sert içki yasağı tedbirleri, evlilik ve doğum teşvikleri en çok Müslüman bölgelerde işe yaramıştır. Rusya Devletinin ve yerel otoritelerin bütün baskılarına rağmen halkın dini bilgileri, inancı ve yaşayışı artmıştır. Rusya federasyonunda kişi başına en az alkol tüketen cumhuriyetler Kuzey Kafkasya Cumhuriyetleridir. Çeçenistan/da resmi dairelerde başörtüsü takmak zorunludur. Kabardey”de yerli halkın önemli bir bölümü namaz kılmaktadır. Adigey”de sokakta sarhoş göremezsiniz.

Özellikle internetin yaygınlaşması dini bilgilere ulaşmayı kolaylaştırmıştır. Kuran okumayı dahi internetten öğrenmektedirler. Halkın dindarlaşması kültürle alakalı bir durumdur. Kendi öz kültürünü bir şekilde koruyan halk kendi kültürüne uygun bir İslam’ı yaşamak istemektedir. Radikal İslam’ın bu bağlamda eğer şiddetli baskı uygulanmazsa Kafkasya’da yeri olmayacaktır.

RUSYA’DA İSLAM VE DİNİ İDARELER;

Bu gün Rusya Federasyonu genelinde ortalama 25 milyon müslüman bulunmaktadır. Bu müslümanların bağlı bulundukları güçlü üç farklı müftülük birliği vardır. Rusya Federasyonu tarafından üçü de ayrı ayrı olarak tanınmakta, devlet protokol ve toplantılarında üçü de ayrı davet edilmektedir. Bunlar:

  • Kuzey Kafkasya Islam Koordinasyon Merkezi
  • Rusya Müftüler Konseyi
  • Rusya Merkez dini İdare Başkanlığı

Bu birlikler Türkiye’de yanlış olarak sanki müftülüklerin üstünde bir resmi yetkili organ gibi bilinmektedir. Nitekim Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı da 2008 yılında Sovyet Müftüler Konseyi ile bir anlaşma imzalamıştır. Ancak daha sonra bu birliğin cumhuriyetlerdeki dini idarelerle her hangi bir organik bağı bulunmadığı anlaşılmıştır. Rusya Devleti duruma göre her üç birliği de muhatap almaktadır. Bazen biri bazen diğeri ön plana çıkartılmaktadır. Diyanet işleri Başkanlığı da bugün benzeri bir siyaset izlemeye başlamıştır. Hem birliklerle hem de cumhuriyetlerle doğrudan ilişki kurmaya çalışmaktadır.

Bu birlikler kendilerine bağlı bulunan cumhuriyetlerin dini idarelerine talimat veremezler. Ancak tavsiye niteliğinde kararlar alabilirler. Rusya’da genel bir İslami merkez bulunmadığından ve Moskova’nın kolayına böyle geldiği için bu birlikleri tanımaktadır. Bu birlikler de hem kendi bölgelerindeki hem de Rusya’daki Müslümanlar adına açıklamalar yapmaktadırlar.

KUZEY KAFKASYA İSLAM KOORDİNASYON MERKEZİ;

Kuzey Kafkasya İslam Koordinasyon Merkezi’ne Kuzey Kafkasya Cumhuriyetleri ve Kalmuk Cumhuriyeti bağlıdır. Bu Cumhuriyetler:

  • Adige Cumhuriyeti ve Krasnodar Bölgesi
  • Karacay Cerkes Cumhuriyeti ve Stavropol Bölgesi
  • Kabardey Balkar Cumhuriyeti
  • Osetya Cumhuriyeti
  • Ingusetya Cumhuriyeti
  • Çeçenistan Cumhuriyeti
  • Dagistan Cumhuriyeti
  • Kalmukya Cumhuriyeti

Bu sekiz cumhuriyetin oluşturdukları müftüler her üç yılda bir kendi aralarından baş müftülerini seçerler. Şu an Baş Müftü Karaçay Çerkes Cumhuriyeti müftüsü İsmail Berdiyev’dir.

SOVYET MÜFTİ RUSYA (RUSYA MÜFTÜLER KONSEYİ);

Rusya Müftüler Konseyi Başkan Ravil Gaynuddin müftülüğü altında hizmet vermektedir. Bağlı bulunan bölgeler:

  • Moskova Bölgesi
  • Tataristan Cumhuriyeti
  • Noviy Novgorod Bölgesi
  • Saratov Bolgesi
  • Tümen Bölgesi
  • Celabinsk Bölgesi
  • Penzinskaya Bölgesi
  • Udmirtiya Bölgesi’dir

 

SENTRALNOYA DUHOVNAYA UPRAVLENİYA RUSSİYA (MERKEZİ RUSYA DİNİ İDARE MERKEZİ);

Sentralnoya Duhovnaya Upravleniya Russiya Müftülüğü ise Talgat Tacuddin başkanlığında aşağıdaki cumhuriyet ve bölgelere hizmet vermektedir:

  • Baskirya Cumhuriyeti
  • Rostov Bolgesi
  • Sentpetersburg Bolgesi
  • Volgograd Bolgesi
  • Astrahan
  • Ulyanavsk Bolgesi
  • Arenburg Bolgesi ve
  • Omsk Bolgesi

 

DİNİ İDARELERİN KURULUŞ BİÇİMLERİ, HİYERARŞİK YAPILARI, GELİR KAYNAKLARI, YETKİLER,İ

  1. Kuruluş: Cumhuriyetlerin dini idareleri aslında kuruluş prosedürü itibariyle Türkiye’de kurulan dernek yapılarına benzemektedir. Rusya kanunlarına göre yeterli sayıda kişi bir araya gelerek bir dini idare kurmak istediklerini resmi makamlara yazılı bir şekilde ileterek dini idareyi kurmuş olurlar. Bu idareye üye olan ve oy kullanma hakkına sahip olanlar bir araya gelerek din idaresi başkanını seçerler ve sonuç onay için cumhuriyetin yetkililerine sunulur. Bazı cumhuriyetlerde ise imamlar kendi aralarında baş imam seçmektedir  (Türkiye’deki muadili ilçe müftüsü), bu başimamlar da başkan’ı (müftü) seçmektedirler. Seçimler genelde beş yılda bir yapılmaktadır.
  2. Hiyerarşik Yapıları: Dini idarelerde başkanın (müftü) bir ya da iki yardımcısı bulunur. Ayrıca çalışan memurlar da bulunabilir. Cami imamlarıyla hukuken bir ast üst ilişkisi bulunmamaktadır. İmamlık çoğu yerde ücretsiz Allah rızası için yapılan bir görevdir. Birçok yerde de sürekli imam bulunmadığı için cemaat olunduğunda biri imamlık yapmaktadır. Genel olarak imamların özel bir imam eğitimi bulunmamaktadır. Cemaatin içerisinden dini bilgisi en çok olan imam seçilmektedir. Bazı cumhuriyetlerde yavaş yavaş imamlara maaş ödenmeye ve camilerin sürekli açık ve faal tutulmasına çalışılmaktadır.
  3. Gelir Kaynakları: Devlet resmi olarak din işlerine karışmadığı için dini idareler devletten herhangi bir yardım almamaktadırlar. Gelir kaynakları cenazelerde imamlara ödenen paralar ve camilerden ya da dışarıdan toplanan yardımlardır.
  4. Üst Birliklerle İlişkileri: Üst yapı olarak kurulmuş her üç birliğin de kuruluş prosedürü diğer cumhuriyet dini idarelerinin kuruluş prosedürüyle aynıdır. Birkaç dini idare bir araya gelerek bir birlik kurmuştur. O birliğe girmek istemeyenler başka bir birlik kurmuşlardır. Dini idarelerle bu birlikler arasında hiyerarşik bir yapı bulunmamaktadır. Aldıkları kararlar tavsiye niteliğindedir.
  5. Moskova ile İlişkileri: Rusya’da laik bir uygulama olduğundan devlet din işlerine karışmamaktadır. Bunun yansıması olarak devlet dini idarelerin nasıl çalıştığına nereden para bulduğuna “resmi olarak” karışmamaktadır. “Sadece” mali olarak paraların nasıl harcandığı denetime tabidir.
  6. Yetkileri: Dini idareler imamları atamakta, görevden alabilmektedir. Ancak bir çok yerde imamlara maaş ödenemediği için ya imam bulunamamakta ya da camiler faal olamamaktadır. Camilerde toplanan paralar dini idareye gönderilmektedir. İmamların da dini idare başkanını (müftüyü) seçme hakları bulunmaktadır.

 

Kuzey kafkasya cumhuriyetlerinde bulunan cami sayısı:

Bugün tüm Rusya’da 7500 (yedibin beş yüz) cami bulunmaktadır. Bunlardan Kuzey Kafkasya’da bulunanlar:

Kabardey Balkarya : 152

Dağıstan:3000 civarında

Çeçenistan:200 civarında

İnguşetya:100 civarında

Stavropol eyaleti:30civarında

Karaçay-Çerkesya:70civarında

Krasnodar ve Adıgey:65

Kalmıkiya:5

Osetya:30

TÜRKİYE KUZEY KAFKASYA İLİŞKİLERİ;

Türkiye Cumhuriyeti devletinin 1990 lardaki bakışı tamamen Turani ve Türk temelli idi. Altı boş Adriyatikten Çin seddine’ diye dile getirdikleri argümanla rejim yıkıldıktan sonra Orta Asya Türk Cumhuriyetlerine ve Kuzey Kafkasya’ya geldiler. Sadece Türk bakışından dolayı Karaçay Çerkes bölgesi ile ilgilendiler. Bugün açıkça anlaşıldı ki Türk devletinin Türk Cumhuriyetlerine ve Rusya’ya yönelik ilgisi tamamen Fethullah Gülen cemaatinin üzerinden olmuş.  Kuzey Kafkasyadaki temasları Çeçenistan savaşı dolayısıyla Çeçenistan’a yardım ve Karaçay Çerkes te bir Fethullah Gülen cemaat okulu açmak şeklinde oldu. Çeçenistan savaşı başarısızlıkla sonuçlanınca Türkiye Cumhuriyeti devleti sessiz bir anlaşmayla Kuzey Kafkasyayı devlet olarak tamamen boşalttı. 2006 yılında Gülen cemaatinin okulları da kapatılınca türkiye’nin kafkasyada hiç bir varlığı kalmadı. Türkiye’deki güçlü Gürcü lobisi sayesinde Abhazya’yı Gürcüstan toprağı saydığı için Abhazya ile de bir temas kuramadı. Çeçenistan desteği dışında 2008 yılına kadar Türkiye’nin Kuzey Kafkasya’ya tek desteği Kabardey Balkarya yüksek islam enstitüsü kurulması için Diyanet Vakfı tarafından verilen 40 bin dolardır.
15078612_10211098541802490_1867561845682046799_n2005 ten sonra Rusya Müslümanlara ilişkin politikasını değiştirdikten sonra Türkiye Devleti ile Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden ilişki kurmaya başlamıştır. 2008 yılında Rusya Müftüler Konseyi ile kitap basımı vs dair bir anlaşma imzalayan T.C Diyanet İşleri Başkanlığı o tarihten beri talep edilen bölgelere ramazan aylarında imamlar göndermekte, Karaçay çerkes ve Kabardey Balkarya’da uzun süre görev yapan imamlar bulundurmaktadır. Şu anda Kabardey Balkarya Cumhuriyetinde Diyanet Vakfı Kuzey Kafkasya Koordinatörü Selim Akburak bulunuyor. Selim bey 1993 te kurulan Türk Kafkas Vatan ve Kültür Derneğinin görevlisi olarak 1995 te Kabardey Balkara geldi, orada evlenerek yerleşti.

Uçak krizinde kesilen ilişkiler krizden sonra artarak devam ediyor. T.C Diyanet ;şleri Başkanlığı Kuran dahil kitap basımı ve dağıtımı projelerini yürütmeye karar verdi.

KUZEY KAFKASYADAKİ CEMAATLER;

Kuzey Kafkasya’ya ilk olarak Fethullah Gülen cemaati gelerek Karaçay Çerkes’te bir okul açtı. Ancak bu okul 2006 yılında kapatıldı. Türkiyeli diğer cemaatlerden sadece Süleyman Efendi cemaati geldi. Kabardey Balkaryada Tambi Ayhan hoca 10 yıl kadar üniversitede Kur’an dersleri verdi. Ancak ondan başkasının Kabardeyde çalışmasına izin verilmedi. Süleymancılar Adigey ve Karaçay Çerkeste yoğun çalışma yaptılar. Medreseler açtılar. Fakat her iki cumhuriyette de bir süre sonra faaliyetlerine son verildi. Bunun en büyük sebebi bu cemaatin ne yapıp edip resmi idarelerden gizli faaliyet yürütmeye çalışması oldu. Bir dönem de Mahmut efendi cemaatini Çeçenistan’da gördük. Özellikle Kadirov ile yakınlaşma çabası oldu. Ancak Türkiye’de gelen tepkiler nedeniyle bu çalışma yarım kaldı. Dağıstan ve Çeçenistan’da güçlü tarikat yapıları dolayısıyla hiçbir cemaat oralara yönelmedi.

Bu gün hiçbir cumhuriyette cemaatlerin bir çalışması bulunmamaktadır. Sadece Adigeyde Süleymancıların bir medresesi ve bir elemanı bulunmaktadır. Onun varlığı da hem kendisinin adige olması hem de Adige müftüsünün ısrarıdır. Medreseyi Adigey müftülüğü İmamlar içi eğitim yeri ve misafirhane olarak kullanmaktadır.

ÇEÇENİSTAN

Çeçenistan hem çok hızlı artan nüfusu hem de devlet yapısının Moskova’dan bağımsızlığı ve Kremlin politikalarına nüfuz etme çabaları sebebiyle gelecekte adından en çok söz edilecek cumhuriyettir. En dindar görünümlü cumhuriyet olmasına rağmen (kamu kurumlarında başörtüsü zorunluluğu, çok eşliliğin yasal olması, içki satışının yasak olması vs.) gerçekte halkı çok dindar değildir. Neredeyse hiç Rus olmamasına rağmen en çok içki tüketilen cumhuriyettir. Kadirov devlet politikası olarak tasavvufa önem vermektedir. Ramzan Kadirov  ilk önce Kafkasya’daki  yerel dini idareler üzerinde tam bir hakimiyet kurmak istediyse de bunu başaramadı. Fakat sürekli görevden alınacağı söylenmesine rağmen tamamen Çeçenlerden oluşan ve hiç ön plana çıkmayan bir kadro ile hem Çeçenistan’da hem de Moskova’da gücünü sürekli arttırdı. Muhtemelen gelecekte Rusya Federasyonunda adından en çok söz edilecek halklardan biri yine Çeçenler olacaktır.

DAĞISTAN

Dağıstan İslam’la ilk tanışan bölgedir. Hatta Türklerden çok önce İslam’ı kabul etmiştir. Bu gün Derbent’ te halen 40 sahabe kabri bulunmaktadır. Çok güçlü bir Nakşibendi tarikatı geleneği mevcuttur. İmam Şamil ve gazavat savaşları buradan oldu. Sovyet zamanında dahi din eğitimine gizil gizli de olsa devam ettiler. Bir selefi köy dışında aslında tamamen tasavvuf ağırlıklı bir bölgedir. Ancak son yıllarda sürekli radikal İslamcılarla adından söz ettiriyor. Bunun çeşitli sebepleri var. Birincisi Kafkasyadaki güvenlik bürokrasisinin kendi meşruiyeti ve daha çok para kazanması için sürekli radikal teröristlere ihtiyacı var. Bunun için de işsiz ve gelecek umutları kırılmış gençler biçilmiş kaftan. Dağıstanda var olan islami alt yapı ve halkın sert yapısı da baskı karşısında çabuk isyan etmeye ve tepki vermeye son derece müsait.

Bu söylediklerim bütün Kafkasya için geçerli ancak Dağıstan bunların yanında Azerbaycanla kolay bağlantısından dolayı İngiliz İstihbaratı MI6 nın radikallere maaş bağladığı iddiasından dolayı FSB son yıllarda Dağıstan’la çok yoğun bir şekilde ilgilenmektedir.

Dağıstan da hızlı nüfus artışına sahiptir. Ancak çok fazla etnik yapı bulunmaktadır. Bu yaıların birliği sağlanırsa Dağıstan da gelecekte çok etkin olacaktır.

DAEŞ YA DA IŞİD

Kafkasya’da bahsettiğim problemler nedeniyle gençlerin radikal kararlar vererek cihad etmek için DAEŞ e katılmaya karar vermesi bölge açısından çok olağan üstü gelmiyor. Bütün bu altyapının yanında bu gençlerin DAEŞ ‘e katılmaları Rusya’nın da çok işine geliyordu. Hatta bir çok gencin Daeş e katılmak için devlet görevlilerinden destek aldığı bilinmektedir. Böylece Rusya kendisi için muhtemel problemleri başka bir toplu alana gönderiyordu. Rusya devleti de bu akıma kapılmış ya da kapılma ihtimali bulunan gençleri bizzat teşvik ederek hatta gerekirse pasaport ve yol masraflarını karşılayarak ülke dışına çıkartıp Suriye’de topluca öldürmek istedi. Planı bütün sirisinekleri bir bataklığa toplayarak topluca imha etmekti. Bununla birlikte geçmişte DAEŞ e katılanların Türkiye’de son derece rahat olduğu hatta destek gördüğü bilinen bir gerçektir. Yine İngiltere radikal islamın Rusya’nın başına bela olması için gayretlerini unutmamak gerek.

Daeş tehlikesi diğer bölgelerde kalmadı ama halen Çeçenistan ve Dağıstan’da devam ediyor.

TEMEL SORUNLAR;

  • Çeçenistan hariç diğer halkların nüfus artış problemi. En hayati problem.
  • Cumhuriyetlerin neredeyse bütün kaynaklarını çok az sayıda ailelerin kontrol etmesi. Mesela 16.000 nüfuslu Nartan köyünün tarıma müsait arazilerinin tamamının sadece beş kişiye ait olması gibi.
  • Güvenlik bürokrasisi: Olağanüstü hal tazminatları ve çatışma primi olduğu sürece Kuzey Kafkasyada kaosun önüne geçmek zor gibi. Örneğin 2015 yılında Nalçikte bir gece operasyonunda altı kişilik bir genç grubuna yapılan operasyon altı saat sürmüş ve gençlerin silahsız olduğu bilinmesine rağmen hepsi öldürülmüştür. Çünkü güvenlik mensupları saat başına prim almakta ve silahsız olduğu ortaya çıkacak kişileri mutlaka öldürerek operasyonu haklı göstermektedirler.
  • Ekonomi kötü durumdadır. Kafkasya Rusya’nın en fakir ve işsizliğin en yoğun olduğu bölgedir. Bütün bu çaresizliklerin üstüne bir de güvenlik güçlerinin baskısı gelince gençler çok bunalmaktadır. DAEŞ’e katılımlar bu yüzden yüksek düzeydedir.
  • Yeterli düzeyde alim bulunmamaktadır. İlim seviyesi ortalamanın üstünde olanlar ya da bir şekilde halkın bilgi düzeyinin arttıracak çalışma yapanlar ya öldürülmüş, ya da ülkeden kaçmak zorunda bırakılmıştır. Karaçay Çerkes müftü yardımcısı, kabardey Balkarya müftüsü ve dağıstanda selefi ve tasavvufi grupları barıştırmak isteyen önemli bir imam öldürülmüş, kuzey Osetya müftüsü ülkeden kaçmak zorunda kalmıştır.
  • İmamların bilgi düzeyi çok alt düzeydedir. Ancak imamlara maaş ödenmediği için kendi geçimlerini kendileri temin etmek zorundadır. Yani ya bir yandan tarım hayvancılık ya da ticaretle uğraşmaktadır. Ya da cenaze nikah işlerine bakmakta hatta bazılar muska yazarak geçimini temin etmektedir.
  • İslam üniversitesinden mezun olan gençlerin bazıları imam olmak istemekte ancak eski imamlar maaş olmasa da yan gelirleri ve saygınlığı yüzünden kesinlikle imamlığı bırakmamaktadır. Bir neslin değişmesi gerekmektedir.
  • Rusya Devletinin temel yapısı memurun rüşvet almasına dayanır. Bu maalesef Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinde de geçerlidir. İş yapmak bu yüzden çok zordur. Kabardey polisleri en rüşvetçi polis olarak tüm rusyada tanınıyorlar. Bir dönem islam üniversitesi mezunlarının polis olması teklifi gündeme geldi ama uygun görülmedi.
  • Türkiye’den dönenlerin önemli bir kısmı uzun bir dönem Türkiye ve islama olan nefretlerinden dolayı Türkiye’den gelecek her türlü dini yaklaşıma cephe aldılar. Ancak artık bir etkilerinin kalmadığı söylenebilir. Yine de enteresan bir şekilde buradan oraya yerleşenler birbirlerine destek olacaklarına birbirlerini şikayet ve ihbar etmeden dolayı güvenlik güçlerine illallah dedirtmiş vaziyetteler.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ;

  • Türkiye’de Kuzey Kafkasya kültürel varlığının devam edebilmesi ancak güçlü bir anavatan ile mümkündür. Ancak güçlü bir anavatanın varlığı da güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti ve güçlü bir diaspora desteği ile mümkündür.
  • Kafkasya’da her ne yapılacaksa açık, şeffaf, resmi idarelerle işbirliği içerisinde ve uzun vadeli olmalıdır.
  • Kafkasya’daki en hayati sorun nüfustur. Özellikle Adigey, Karaçay Çerkes, Kabardey Balkarya, Kuzey Osetya ve Abhazya’da evliliklerin erken yaşa çekilmesi, arttırılması ve doğum sayısının arttırılması için ne mümkünse yapılmalıdır. Gerekirse Rusya Devletinin yaptığı gibi teşvikler verilmelidir. Türkiye’deki bekar gençlerin Kafkasya’ya giderek orada evlenmesi ve iş kurması teşvik edilmelidir.
  • Türkiye’den bölge üniversitelerine öğrenci gönderilmelidir.
  • Genç imamların eğitim sevilerinin arttırılması için zaman zaman Türkiye’ye getirilmesi sağlanmalıdır.
  • Yerel dini idarelere maddi destekte bulunarak imamların sadece camilerde kalması ve cemaatiyle ilgilenmesi sağlanmalıdır.
  • Belki hepsinden önce Kuzey Kafkasya bölgesiyle ilgili envanter çalışması yapılmalı. Nerde ne olduğu öğrenilmeli ve ihtiyaca göre çözümler üretilmelidir.
  • Başta Suriye’den gelenler olmak üzere geçim sıkıntısı çekenlere yönelik sık ve sürekli destek projeleri yapmalı ama bununla birlikte de mikro krediler oluşturulmalı ve bölgede yerel halkın mutlaka iş kurması sağlanmalıdır.
  • Türkiye’den sürekli turist gitmeli özellikle de Kabardey Balkarya’ya çok yoğun bir turizm hareketi canlandırılmalıdır. Şartlar ne olursa olsun bunda inat edilmelidir.
  • Bölgenin önemi Türkiye Cumhuriyeti Devlet yetkililerine ısrarla anlatılmalı ve devlet kaynaklarının bir kısmının bizim bölgemize aktarılması sağlanmalıdır.
  • Gençlerimiz bu tür projelerde çalıştırılarak hem anavatanla temasları sağlanmalı hem de geçim kaynağı oluşturulmalıdır.
  • 200 yıllık işgale ve vahşi Soyvet dönemine rağmen Kafkasyalılar yok olmadılarsa bu durum kültürlerinin gücünden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden kültürel çalışmalara önem verilmelidir. Ancak unutulmamalıdır ki İslam kelimesi bile Kafkasyalıları kendilerini Ruslardan ayıran en önemli kalkan olmuştur. Bundan dolayı kültürümüzü korumaya yönelik çalışmaları artırmalı İslam’ın Çerkes kültürüyle uyumlu bir şekilde yaşayacağı bir yöntem üretmeliyiz.
  • Kafkasya’da varolan mikro milliyetçiliğe tevessül etmeyip Türkiye’de birlik görüntüsü vermeliyiz. Buradan cumhuriyetlerimize gittiğimizde mutlaka diğer Kafkasyalılar da heyette bulunmalıdır.
  • Asla duygusal davranmayıp ne kadar zor olsa da akıl neyi gerektiriyorsa ona göre davranmalıyız.

SONUÇ VE GELECEK

Çeçenistan ve Dağıstan dışında diğer bölgelerde Kuran okumasını bilen kimsenin kalmadığı, törenlerde imamların dahi içki içtiği ve Bismillah diyerek kadeh kaldırılan bir dönemden artık hiçbir şekilde içki sunulmayan düğünlerin olduğu, Türkiye’deki camilerden daha kalabalık safların olduğu günlere  geldik elhamdülillah.

Kuzey Kafkasya bütün olumsuzluklara rağmen hem kültürünü korumada hem de dinini yaşamada büyük bir direnç ve başarı gösterdi. Ancak geçmişin büyük kötülükleri aile yapısının zayıflamasına ve nüfusun azalmasına yol açtı. Bugün gençler bu durumu düzeltmeye başladı fakat delik çok büyük olduğu için toparlanma da uzun sürecek gibi görünüyor. Yine de bütün Müslüman bölgelerde nüfus artış hızı Ruslarınkinden çok yüksek. Eğer olağanüstü bir gelişme olmazsa iki nesil sonra Müslümanlar Rusya ordusunda ve siyasette en önemli güç olacaklar. Tabi birlik ve beraberlik içinde olurlarsa.

Çeçenistan en büyük olacak gibi görünüyor. Muhtemelen Moskova’da karar verici gurubun içine girmeye çalışacaklar. Dağıstan ciddi bir ekonomik güç olabilir.

Bir süre sonra biz istesek de istemesek te Türkiye’nin ilgisi bizim bölgemize yoğunlaşacak. Türkiye Cumhuriyetinin Orta Asya’ya rahat ulaşabilmek için Kafkasya bölgesiyle ilişkilerinin artmasına ihtiyacı var. Buna Türkiyeli Çerkesler olarak hazırlanmalıyız ve hatta süreci hızlandırmak için çalışmalıyız.

  15095044_10211098552482757_1753019686779499866_n

15073289_10211098545962594_6998713707311299318_n  

Bir Yorum

  1. İlgi ile okudum. K. Kafkasya hakkında merak ettiğim bir çok konu hakkında bizleri aydınlatığınız için sizler çok ediyoruz. Başarılar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu