Kültür

KENDİNİ YAKAN ALBERT RAZİN, ANADİLİ KONUSUNU KAFKASYANIN DA GÜNDEMİNE TAŞIDI

Kafkasyalı bilim adamları Udmurtya’da bir meslektaşlarının anadili için verdiği mücadeleyi takdir ediyor

Tarihçi Timur Aloev ve Samir Khotko, Udmurt dilinin kayboluyor olmasını protesto ederek kendini yakan Albert Razin’in ölümünün, Kuzey Kafkasya’daki ulusal dillere yaklaşımların gözden geçirilmesi için de vesile olması gerektiğini söyledi.

Filologlar Madina Khakusheva, Raisa Unarokova ve Tamerlan Kambolov da anadillerin korunması için verilen hukuki mücadelenin aşırı tedbirlerle çıkmaza sokulmaktan kaçınılması gerektiğini belirttiler.

Bilindiği gibi, 10 Eylül tarihinde Udmurt dilinin korunmamasını protesto eden 79 yaşındaki Udmurtlu bilim adamı, Udmurt Devlet Üniversitesi Man Enstitüsü eski üyesi Albert Razin, Izhevsk’te kendini yakarak intihar etmişti. Olay sonrası, Kuzey Osetya ve Karaçay-Çerkes kamu kuruluşları, anadili konusundaki yasaların gözden geçirilmesini istemişti.

 

“KABARDEY DİLİNİN DESTEKÇİLERİ BUNUN İÇİN SAVAŞMAK ZORUNDA”

Ulusal dillerin yok olma tehdidi altında olduğunu söyleyen Kabardey- Balkar İnsani Araştırmalar Enstitüsü’nde kıdemli araştırmacı tarih bilimleri doktor adayı Timur Aloyev, “Dil canlıdır. Yaşayan bir organizma gibi dil de kendi yaşayabileceği alanlara ihtiyaç duyar. Ancak ulusal dillerimiz için böyle bir alan mevcut değil ve yok olma riski altındalar. Anadillerimizde yayın yapan televizyon kanalları yok, yetkin dergi ve gazeteler yok. Öte yanda, hiç kimsenin kapağını açmadığı birçok ilginç yayın var. Bunların hepsi de tükenme tehlikesinin belirtileri. Bildiğim kadarıyla okullarda anadili öğretimiyle ilgili geçen yıla kıyasla herhangi bir değişiklik olmuş değil. Saat sayısı değişmedi, yine haftada 3 saat olarak sürüyor” dedi Kavkaz Uzel muhabirine.

Aloyev’e göre, ulusal dillerin küçük cumhuriyetlerde bir kült olması gerektiği halde o konumda değil. Bu nedenle, Albert Razin olayının ulusal dillere yönelik çalışma ve yaklaşımları gözden geçirmek için iyi bir fırsat olması gerektiğini belirten Aloyev, “Onun eylemi değişimin tetikleyicisi haline gelmeli… Bu durumun getirdiği tehlikenin farkında olan ve değişim için çaba harcayan insanları harekete geçirmelidir… Ulusal dilleri koruma ihtiyacını seslendiren fikirleri tamamıyla destekliyorum” dedi.

“Kabardey dilinin korunmasını isteyenler, her gün anadilleri için mücadele etmek zorunda; ancak Razin’in seçtiği eylem şeklini ise onaylamıyorum” diyor Kabardey-Balkar İnsani Araştırmalar Enstitüsü’nün önde gelen araştırmacılarından filoloji bilimleri doktoru Madina Khakusheva.

“Politik yapılanma, dillerin neslinin tükenmesine katkıda bulunuyor. Ben ve benim gibi düşünenlerin dilimizi korumasını istediği devlet “norm bir devlet” değil; onun içindir ki her gün anadilimizi savunmak zorundayız. Ancak bunun için kendini yakma eylemini de onaylayamıyorum; bu aşırı bir tepki” diyen Khakusheva, Kabardey-Balkar’daki anadillerin tükenme tehlikesi içinde olduğunu söyledi.

Kabardey Balkar Devlet Üniversitesinde “Kabardey dili ve edebiyatı Bölümü” için ayrılan kontenjanın her yıl azaltılıyor olmasını buna kanıt olarak gösteren Hakusheva, “1970-80’de 75, 90’larda 50, 2012-2013’te 38 kişilik kontenjan ayrıldı. 2000 yılına kadar yarı zamanlı öğrenciler için kontenjan 50 iken şimdi kaldırıldı”  dedi.

Khakusheva’ya göre, ders kitaplarının ve gazetelerin sayısındaki azalma da ulusal dilin karşı karşıya bulunduğu risklere ortaya koyuyor. Ders kitabı tirajlarını da iddiasına dayanak gösteren Hakusheva, “2000 yılına kadar ders kitaplarının yayılımı 6-8 bin idi (ders kitapları KBC okulları ve Kabardey lehçesinin edebi dil olduğu KÇC için üretilmişti). 2010 yılında yalnızca KBC okul çocukları için 3 bin kopya olarak yayınlandı. Şimdi ise 1.500-2.000 ders kitabı yayınlanıyor. Kabardey dilindeki “Cherkesskoye Slovo” gazetesinin tirajı 2000 yılına kadar 5 bin iken 2010 yılında 3 bine düştü, şimdi ise 2200. Yakın zamana kadar haftada 5 defa basılan Kabardey’deki “Elbrus” dergisi şimdi 3 defa yayınlanıyor. 3000 kopya olan baskısı da 1.900’e düştü” dedi.

Hakusheva, edebi dilin acı çekmeye devam ettiğini belirterek, “Geçtiğimiz yüzyılın 90’larının ardından cumhuriyette kötüye gidiş başladı ve edebiyat dilinde derin bir kriz ortaya çıktı. Kabardey’de Aralık 2012’de açılan yıllık edebiyat yarışmasına katılabilecek tek bir nesir yazarı dahi ortaya çıkmadı. Halbuki edebi dil olmadan bütün diller bozulmaya mahkumdur. Bu, Kabardey ve Balkar dillerinin köylerde bile tam kullanıldığından bahsetmenin imkânsız olduğu anlamına gelir” dedi.

Bütün bunların, nüfus içindeki anadil bilgisinin bozulmasına da neden olduğunu söyleyen Hakusheva, “17 ila 30 yaşları arasındaki gençlerin çoğu okumuyor, anadillerinde radyo dinlemiyor, ulusal tiyatrolara katılmıyor. Modern gençler, özellikle Rusya Federasyonu içinde Rusya’da yayın yapan bilgisayar ve cihazlardan bilgileniyor. Köylerde anadil hane düzeyinde yaşıyor ve bu hanelerde de Rusça’nın yetersiz olduğu belirtiliyor” dedi.

Ana dil öğretiminde “anadil ve edebiyat” ders saati sayısının önceki yıllarda olduğu gibi haftada 3 saat olduğunu söyleyen Hakusheva bunun çok az olduğunu belirtti.

 

“OKULLARDA VE ÜNİVERSİTELERDE ANADİL DERS SAATLERİ YARIYA İNDİ”

“Anadili öğrenme sorunu Adigey için de geçerli” diyor ARIGI Etnoloji ve Halk Sanatları Bölümü’nün önde gelen araştırmacılarından Tarih Doktoru Samir Khotko.

“Ana dilleri öğrenme sorunu devam ediyor. 70’lerde köyde ana dilini bilmeyen bir çocuk beyaz bir karga gibi görünürdü; şimdi ise her yeri beyaz kargalar sarmış vaziyette. Hala köyde yaşamaları gerçeğine bağlı olarak Adige ebeveynler ana dillerini biliyorlar ancak Rusça’nın etkisi o kadar büyük ki, yeni nesillere ana dillerini öğretemiyorlar” diyen Samir Khotko, ulusal dilin kaybolması sorununun devam ettiğini söyledi. Khotko sözlerine devamla, “Ancak bu sorun çok karmaşık. Ana dillere yaklaşımımızı değiştirmemiz gerekiyor. Zaten böyle bir hareket var. Albert Razin’in eyleminden sonra canlandı… Onun adımı, dil sorununu tartışmak ve sorunu çözmenin yollarını bulmak için yeni bir başlangıç oldu” dedi.

Adigey’de, ders saatlerindeki düşüşün ardından anadile olan ilginin arttığını söyleyen Filoloji bilimleri doktoru Raisa Unarokova, Adigey Devlet Üniversitesi’nde etnograf olarak görev yapıyor. Unarokova, “Anadili öğretimi açısından hiçbir şey değişmedi. Tek şey üniversitelerdeki ve okullardaki ders saatlerinin yarıya inmesi oldu. Üniversitede yalnızca bir uzmanlık alanımız var, anadilimiz ve edebiyatımızdaki uzmanları eğitiyoruz. Ancak bu yıl bölümümüze büyük ilgi var ve 50’den fazla başvuru yapıldı. Başvuru sahipleri arasında ciddi bir rekabet yaşandı” diyor.

Anadili öğrenmeyi teşvik için cumhuriyette farklı programlar uygulandığını belirten Unarokova, 26 Eylül’de 60 çocuğun kendi dillerinde ve edebiyatlarında yapılacak olimpiyatlarda yarışmak üzere bir araya gelecekleri “Adigeland Dil Kampı”nı buna örnek verdi. Bunun anadili ve edebiyatı konusunda eşi benzeri olmayan bir uygulama olduğunu belirten Unarokova fakültelerinin bu etkinliğe yoğun bir şekilde hazırlandığını söyleyerek, “Bundan başka da Adigece öğretim programlarımız var. Yaz aylarında Adigece öğrenmek için üç boş ayımız var. Kurslar herkes için ücretsiz, yetişkinler bile oraya gidiyor” dedi.

Bilim insanı, cumhuriyetin ulusal dili öğretme alanında personel sorunu olmadığını belirterek. “Yüksek kalitede eleman yetiştiriyoruz ve bu nedenle anadilimizdeki öğretmenler ile hiçbir sorunumuz yok. Ayrıca ders kitaplarıyla da sorunumuz yok. Anadilimizdeki ders kitapları için yeni bir program hazırladık. Rusya federal kayıt defterine kaydedilmek üzere Moskova’ya gönderildi. Program Moskova’da onaylanırsa, Adigey dili ve okulları ve öğrencileri için yeni ders kitapları oluşturulacak” dedi.

Razin’in çaresiz davrandığını söyledi Unorokova, “Böyle bir adımı atması üzücü; ancak bu gerekli değil. Anadillerin korunması için diğer yöntemlerle mücadele etmeliyiz” diyor.

 

KUZEY OSETYA’DA ÇOK DİLLİ EĞİTİM MODELİNE SAHİP OKUL VE ANAOKULU SAYISI 43’TEN 60’A YÜKSELDİ

Kuzey Osetya Devlet Pedagoji Enstitüsü içindeki (SOGPI) UNESCO Başkanı Tamerlan Kambolov, Razin’in eyleminin yerel dilleri koruma konusunda hiçbir etkisi olmadığını belirtti.

“Artık hiçbir etkisi yok. Bu sorun dillerini ve kimliklerini korumak isteyen insanlar ancak iradelerini siyasi ve yasal biçimlerde ifade edebilirlerse çözülebilir. Bunun için halk, Devlet Duma milletvekillerini doğru seçmeli, Federasyon Konseyine delege etmelidir” diyen Kambolov, onların da kişisel refahları için değil, temsil ettikleri halkların çıkarları için çalışmalarının sağlanması gerektiğini söyledi.

Pedagoji Topluluğunun bu konuda önemli bir rol oynadığını söyleyen Kambalaov, “Birleşmeli ve dili geliştirmek için gereken saat sayısının haftada en az beş saat olmasında ısrar etmelidir. Ek olarak, ulusal elitler de özenle çalışmalıdır.”

Kambalov, değerli bir geleceğin ancak halklarının zengin kültürlerinin taşıyıcısı olduklarını hissetmeleri ile kurulabileceğini; böyle olursa kendi ana dillerini ve edebiyatlarını da bileceklerini düşünüyor.

Tamerlan Kambalov, bu okul sezonu Kuzey Osetya’da çok dilli eğitim modeli üzerinde çalışan okul ve anaokulu sayısı belirgin bir şekilde artarak ve 60’a ulaştığını söyledi. “Artık 40 okul öncesi kurumu ve 20 ortaokul var. 2010 yılı devlet eğitim standardı ve temel müfredat resmen değişmiş değil. Dolayısıyla “anadil” konusunda belirlenen saat sayısı da haftada üç saat olarak kaldı. Bu konu inceleniyor” dedi.

Kuzey Osetya’da ana dile yaklaşımdaki durum son birkaç yılda değişmedi diyor SOGU Tarih ve Arkeoloji Enstitüsü direktörü tarih bilimleri doktoru Profesör Ruslan Bzarov ve ekliyor: “Daha önce olduğu gibi, anadil öğretimi haftada üç saat olarak sürüyor. Yani, anadil için büyük bir tehlike yok. Ancak, dikkat çekici gelişmeler olduğunu da söyleyemeyiz.”

Ona göre, Kuzey Osetya’da ana dilin tükenme tehlikesi yok. “Oset dili, risk altındaki diller listesine dahil edilmiştir, çünkü vatandaşların hayati faaliyetlerini bu dillerde gerçekleştirmiyor. Kuzey Kafkasya Federal Bölgesi cumhuriyetlerinin diğer dilleri de aynı listede yer almaktadır” diyor Ruslan Bzarov.

—————————————-

Kaynak: Gore Aleksanyan, 21 Eylül 2019, https://www.kavkaz-uzel.eu/articles/340409/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu