Mustafa Saadet

Değişik Bir İftar

mustafa saadet
YEŞGAR MUSTAFA SAADET

18.06.2016 Cumartesi akşamı, İstanbul Anadolu Yakası Bosna Sancak Yardımlaşma ve Kültür Derneği’nin iftar davetine Maltepe Çerkes Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri olarak, Murat Özden ve Mazhar İyigün ile birlikte katıldık.

Bütün toplantıların bir nedeni olduğu (Düğün, nişan, protesto, parti propogandası v.s. gibi) malum.

4 katlı güzel bir dernek lokalleri olduğunu bildiğimiz için, dernek lokalinde mahdut sayıda katılımcı ile bir iftar yemeği yenileceğini zannederek tam iftar zamanı intikal ettik.

Karşılaştığımız manzara tahminimizden çok farklı çıktı. Dernek binasına çok yakın bir caddede 2 sıra halinde dizilmiş masalarda oturan en az 2.400 kişilik ( iftarı düzenleyenlerin tespiti) bir insan topluluğu vardı. Bizi davet edenlerin ifadesine göre bize ayrılan yerleri uzun müddet muhafaza ettiklerini, ancak izdiham nedeniyle başkalarının oturmasına engel olamadıklarını söylediler. Özür beyan ederek -gençleri kaldırmak suretiyle- bizi ayrı ayrı yerlere oturttular.

Protokol masasında Kaymakam, Belediye Başkanı, civar belediyelerin başkan yardımcıları ve milletvekilleri vardı.

Protokoldeki kişiler takdim edilerek kısa kısa konuşmaları sağlandı. İsmini hatırlayamadığım CHP Başkan Yardımcısı milletvekili, Kemal Kılıçdaroğlu’nun arzu etmesine rağmen katılamadığından dem vurarak, çok fazla uzatmadan az da olsa politik bir nutuk atmayı ihmal etmedi. Seçim zamanlarında politikacıların bu caddede nutuk atmak için sıraya gireceklerini şimdiden tahmin etmek zor değil.

Dikkatimi çeken husus, bütün konuşmalarda T.C.ye, şehitlere ve Atatürk’e methiyelerde bulunulmasına özen gösterilmesine rağmen Boşnak milletine bağımsız bir ülke kazandıran halk kahramanı Aliya İzzet Begoviç’in adının hiç telaffuz edilmemesi oldu.  “Acaba, Türkiye’deki Boşnaklarla Bosna Hersek’teki Boşnaklar arasında bir anlaşmazlık mı var” diye düşünmeden edemedim.

Toplu yemeklerin böyle sokak ortasında yapıldığına pek rastlanmıyor. Bu belki de, bazı kişilerin veya etnik gurupların asaletlerini sokaklara düşürmemek düşüncesinden kaynaklanıyor. Ama bir gerçek var ki, dernek lokallerinde veya lüks otellerde yapılan iftarlar veya yemekli toplantılar dört duvar arasında kalmakta, kimse tarafından duyulmamaktadır. Fakat Boşnakların bu organizasyonu uzun süre hafızalarda kalacak belki de örnek alınacaktır.

Neticede Türkiye’deki Boşnaklar iftar vesilesi ile var olduklarını, dillerini muhafaza ettiklerini, birlik ve beraberlik içinde olduklarını, gerektiğinde binlercesinin bir araya gelebildiğini, en azından katılanlara ispat etmişlerdir.

Netice olarak,  iftar bahane, gösterilen birlik beraberlik ve dayanışma  şahane idi.

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu